Ruhi Su, tek sesli halk müziğimizin batı müziği içinde yer edinmesinin bir yolu olarak “çok sesliliği” işaret eder.. Türk halkının çoğunluğuna yabancı, anlaşılmaz gelen bu güçlü müzik dilini benimsetmenin yolu olarak, esasında zaten polifonik karakterde olan halk müziğimizden yola çıkarak halkın da zaman içinde eğitilebileceğini ön görür ve “halkını seven bir insanın, halkın yetişmesi diye de bir şeyin var olduğunu bilmesi gerektiğini” vurgular.
Bir yazısında ” Batı tekniği ile işlenmiş müziğimizi dinlerken de kendi dilimizi ve kendi yaşantılarımızı bula bula çoksesliliğin tadını anlamaya alışacağız ve böylece batı müziği içindeki yerimizi alabileceğiz…” der.
İlk koro çalışmasını 1936’da kurduğu Müzik Öğretmenliler Korosu ile gerçekleştirir. Koronun başına öğretmenleri Ahmet Adnan Saygun’u geçirmişlerdir. Koronun adı, döneme ait belgelerde Ses ve Tel Birliği Korosu olarak geçer.
İkinci koro çalışmasını ise 1944-1947 yılları arasında Ankara Üniversitesi DTCF’nde oluşturduğu koro ile yürütür.
Ruhi Su, hapishane yaşamı boyunca da kısa dönemli koro çalışmaları yapar.
Ruhi Su’nun en önemli korosu olan Dostlar Korosu’nun temelleri 1975 yılında, Şişli’de faaliyet gösteren Dostlar Tiyatrosu’nda atılır.
Dostlar Tiyatrosu’nun Cumhuriyet Gazetesi aracılığıyla yayınladığı çağrı büyük ilgi görür. 1975 yılının Aralık ayında, sınav sonucu alınan yaklaşık 60 kişiyle Dostlar Korosu kurulur. Önceleri tek sesli türküler üzerine çalışan koro, daha sonraları iki sesli küçük denemelerle çok sesliliğe adım atar.
Dostlar Korosu ilk defa 1975 yılında, Dostlar Tiyatrosu’nda verilen Pir Sultan Konseri’nde sahne alır. ‘Pir Sultan’ ile ‘Köroğlu ve Türküler’ konserleri o dönemde birer sanat olayı haline gelir.
Ruhi Su, Dostlar Korosu ile 1976 yılında ‘El Kapıları’, 1977’de ‘Sabahın Sahibi Var’, 1978’de ise ‘Semahlar’ albümlerini kaydeder. 12 Eylül darbesi ile birlikte çalışmalarına ara vermek zorunda kalan koronun Ruhi Su ile dayanışması sanatçının ölümüne kadar devam eder. Ruhi Su’nun ölümünden sonra yeniden bir araya gelerek çalışmalarını sürdürme kararı alan Dostlar Korosu, 1987 yılında, ustaya saygının bir ifadesi olarak adını ‘Ruhi Su Dostlar Korosu’ (RSDK) olarak değiştirir. Çalışmalarını Timur Selçuk, Sarper Özsan, Hüseyin Tutkun, Cenan Akın, Öcal Öcalan, Refik Köksal, Cengiz Ünal , Ortaç Aydınoğlu ve Berktay T. Akyıldız gibi değerli müzik adamları yönetiminde sürdürür.
Koro, Ruhi Su’nun ölümünden sonra ilk kez 30 Mart 1987’de Harbiye Konak Sineması’nda gerçekleştirilen “Ruhi Su Anma Gecesi”nde sahne alır.
Koro önceleri tek sesli türküler çalışır. Ruhi Su’ ya göre toplum olarak tek sesli bir türküyü hep beraber söyleme konusunda pek de başarılı değildik ve öncelikle bu yeteneğin geliştirilmesi gerekiyordu. Yola böyle çıkılır. Sonraları iki sesli küçük denemelerle çok sesliliğe ilk adımlar atılır. Koro bugün de olduğu gibi, çeşitli meslek gruplarından ve üniversitelerden gelen, asıl mesleği müzik olmayan amatörlerden oluşur.
Koro bugüne kadar çok sayıda sanatçıyla sahne almış; yurt içinde ve dışında sayısız konser vermiş, beşyüzün üzerinde korist yetiştirmiştir.
Bugün halk müziğine katkı veren ve zevkle dinlenen çok sayıda yorumcunun çıkış noktası olmuştur. Ülkemizde, bunca yıldır yaşamını sürdüren, varlığını koruyan bir kaç amatör korodan biridir.
Allı Turnam Sözleri
Allı turnam bizim ele varırsan
Şeker söyle kaymak söyle bal söyle
Gülüm gülüm kırıldı kolum
Tutmuyor elim turnalar hey
Ah gülüm gülüm yar gülüm
Kız gülüm gülüm turnalar hey
Eğer bizi sual eden olursa
Boynu bükük benzi soluk yar söyle
Gülüm gülüm kırıldı kolum
Tutmuyor elim turnalar hey
Ah gülüm gülüm yar gülüm
Kız gülüm gülüm turnalar hey
Allı turnam ne gezersin havada
Arabam kırıldı kaldım burada
Gülüm gülüm kırıldı kolum
Tutmuyor elim turnalar hey
Ah gülüm…