ÇERKES SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMININ 150. YILINDA ANAVATANDA 14 (21 Mayıs Nalçik)

21 MAYIS 2014 .. YER NALÇİK.. (anavatan-heku-çerkesya) 21 мая 2014 года - 150 лет со дня окончания Русско-Черкесской войны - 1763-1864 г.г. - русско-кавказская война в народных адыгских песнях. Sabah erken saatlerde, yağmurla birlikte uyanıyoruz. Oğuz Demir ve ben eşyalarımızı, teşhizatlarımnızı son hızla toplar ve hazırlar iken bir yandan da kalpak, şhargon vs.. lerimizide giyiniyoruz.. O koşuşturma içinde kahvaltı aklımızın ucundan bile geçmiyor ve teşhizatımızı topladıktan sonra son sürat dışarı atıyoruz kendimizi. Şodjentsuk Aliy caddesindeki evimizden dışarı çıkıp Lenin caddesinden Tren istasyonuna doğru ilerliyoruz. Caddelerde polis ve askerler yol kontrolü, çevre güvenliği için çalışma yapar iken bizde onların yanından geçip gidiyoruz. Bir sıra asker keçiyor, ardından köpekli polisler etrafı köpeklerine koklatarak ilerliyor. Ardından başkaları etrafı kolaçan ederek ilerliyor. Ama sanmayın bu yapılacak olan 21 Mayıs etkinliğine göz dağı veya mani olmak amacı ile yapıldığını veya veya kalabalığın gözünü korkutmak için yapıldığını ..! Gerçekten güvenlik için uğraşıyorlardı. Onların bu çalışmalarındamn kısa kesitler almak istiyoruz ama cesaret edemiyoruz, niye derseniz “hani olur ya, birşey derler, kamera elden gider“ korkusu ile.. Bilmiyorum, belki biz abarttık bu durumu veya içimizde sinsi bir korku,baskı bizi bu davranışa itmişti.. Her neyse, yetişiyoruz tren istasyonuna ve alanda 20-30 kişi mevcut. Acaba yağmurdan etkinlik iptalmi edildi diye endişeleniyoruz ama kısa bir süre sonra insanlar dalga dalga bu alana gelmeye başlıyor. Kimilerinde bayrak, kimileri faşe giymiş, kimileri ise elinde slogan dövizleri... Duyduğum kadarı ile bu etkinliği öyle özel olarak birileri düzenlemiyor. İnsanlar kendilerince hazırlanarak orada oluyor ve yürüyüşe katılıyormuş. Derken saat 11 i az bir süre geçe halk yürüyüşe geçiyor.. Önde çocuklar ve ellerinde dev bir ADIGE bayrağı.. Arkasında ise milli kıyafetleri ile 7-den 70 e insanlar.. Bizde bu anları ölümsüzleştirmek için elimizden geldiğince herşeyi kaydetmeye çalışıyoruz. Bazı TV kanalları ile birlikte detaylı çekim yapan bizden başkası da yoktu gördüğüm kadarı ile. O kortej içinde sohbet etmem gereken, merhaba demem gereken o kadar kişi vardı ki anlatamam, ama benim önceliğim o kamera ile kayt etmek olduğu için en sevdiğim ve sonradan görebilme imkanına sahip olamadığım akraba-arkadaşlarıma bile selam veremedim. Bu içimde kalan bir burukluk idi ama önce görev diyor, kendimi kamera kaydına odaklıyordum. Cidden coşku, heyecan, hüzün, mutluluk her şeyi bir nebze hissediyordum. Ve bu duyguları sizlerinde yaşaması gerektiğini düşünüyorum. (21 Mayısa özel diasporadan katılan bizden başka varsa da 3-5 kişiydi:(( ) Çünkü diaspora da yaşayan bizler bu olaya SOYKIRIM-SÜRGÜN tabiri ile değimlendirmeye başladık ise de oradaki bu anma törenlerininde anlamı büyüktü ve bazı şeyleri birebir yaşayarak insana gösteriyor, hissettiriyordu. Konuyu dağıttım biraz ve geri etkinliğe dönecek olur isek, yürüyüş 1500 kadar katılım ile başlamıştı ama sayı güzergah boyunca ilerlerken daha arttı ve 2500-3000 leri buldu. Kortej Nalçik park içinde yer alan PSEJIĞ (hayat ağacı) anıtına yetiştiğinde ise orada bir başka kalabalığın daha hazır bulunduğunu farkettik, gördük. yaklaşık 4-5 KM: lik bir yürüyüş nasıl başladı ve nasıl bitti inanınki anlayamadık.. Birde demeyi unuttuğum güzel bir anıyıda ekliyeyim; Aslında kortej yola çıkmadan atlıların istasyon ününden lenin caddesine doğru gelmeleri gerekiyordu, ama atlı grup gecikmişti. Atlı ve milli kıyafetli grup yolun yarısında korteje yetişerek kortejin önünden Lenin Caddesinde ilerlemeye başladı. Bu sene 150. yıl olmasından dolayı 150 atlı mevcut idi. Şehrin merkezindeki koskoca Lenin caddesi at nalları ve adıge woy woy sesleri ile inliyordu.. Aslında içimden bir ses de “burası Nalçik ve anavatan. Ve 21 mayıs burada resmi tatil olmasına rağmen neden insanlar yeterince katılmıyor, katılımların hemen hemen yarısı anavatana dönmüş insanlardan oluşuyor“ diye kendi kendime soru soruyordum. Bunu orada olanlara soracaktım ama şu aklıma geldi daha sonra, “Biz TR de ağzımızı açtık mı 5 milyonuz diyoruz ama etkinliklerde 2000 adamı toplayamıyoruz“ diye kendimce cevap üreterek bu sorumu tekrar kendi içime attım. Aslında olması gereken çok farklı idi ama olan bu..! Son olarak önerim şudur ki, gelin sizde bu tip anları birebir yaşayın.. ! Saygılarımla...
Back to Top