HATAY | Antakya Lahdi | Hatay Arkeoloji Müzesi

#doğununkraliçesiantakya #tarihhatayda #hataymüze İnternet Sitem : Ayrıntılı Bilgi İçin: 1- 2- 1993 yılında yapılan bir temel kazısı sırasında tesadüfen bulunmuş bir lahittir. MS 3. yüzyıla tarihlendirilen lahit, Sidamara olarak bilinen lahit grubuna giriyor. Hatay Arkeoloji Müzesinde özel bir bölümde sergilenmektedir. Afyon İşçehisar yakınlarındaki, dünyadaki en büyük lahit üretim merkezlerinden Dokimeion’da inşa edilmiştir. Aristoktat bir aileye mensup, bir kadın ve erkek ile genç kıza ait lahtin, hiç kimse tarafından içi soyulmadan önce müzeye alınmış olması ayrıca önem arz eder. Lahtin aristokrat bir aileye ait olduğu,üzerindeki betimlemelerle net bir şekilde vurgulanmış.Sanduka kapağı ve sandukadan oluşan, iki bölmeli, iki dar iki geniş olmak üzere dört yüzlü bu lahit,üzerine işlenmiş figürlerle açıklanmak istendiğinde, ortaya şöyle bir hikaye çıkıyor Ön dar yüz : Yer altı tanrısı Hades’e giden bir kapının önünde bir ateş altarı ve bir kurban bulunuyor. Kurbanın iki tarafında bir kadın ve bir erkek figürü var. Erkek figür, ateşi canlı tutmak için elindeki kaptan şarap yahut yağ döküyor. Birinci geniş yüz : Bir av sahnesi mevcut. Şaha kalkmış bir atın üstündeki süvari, aslana saldırıyor. Sağ ve solunda yardımcıları, her iki uçta da tanrı Zeus’un askerleri olarak bilinen Dioskorlar var. Bu sahnede, süvari dışındakilerin bakışları av sahnesine dönüktür. Kısa tünikleri, avlanma esnasında kendilerine daha rahat hareket olanağı sağlamaktadır. Arka dar yüz : Ailenin bilge ve aristokrat olduklarını işaret eden üç figür var. İki parmağıyla yaptıkları işaret bunu belirtiyor. Fakat lahit üzerindeki figürlerin parmaklarında kırılmalar olmuş. İkinci geniş yüz : Bir veda tasviri sahnelenmiş. Figürler, gençliği, olgunluğu ve yaşlılığı temsil ediyorlar. Lahtin kline şeklinde tanzim edilmiş kapağında, karı kocayı temsil eden iki figür ve aşk tanrısı Eroslar bulunuyor. O devirde bir gelenekti, eğer kişi vasiyet ettiyse, lahit kapağında bir heykelle tavsir ediliyorlardı. Eroslar, çiftin huzurlu bir evlilik yaşamış olduklarının işaretidir. Antakya Lahti’ne ayrılmış olan özel bölümde, bu lahitten çıkartılan kemikler ve objeler de sergilenmeye konulmuşlar. Üç kişiye ait kemikler, yetişkin bir kadın ve erkek ile genç bir kıza ait bulunuyorlar. Muhtemelen anne-baba ve erişkin kızları yatıyordu bu lahitte Bu aristokrat ailenin iskeletlerinden, Alpin ırkına ait oldukları belirlenmiş. İskeletlerin baş uçlarında bulunan küçük bir cam levha üzerinde, yine bu lahitten çıkmış olan altın tozları ve giysilerinden geriye kalmış küçük tekstil parçaları sergileniyor Lahitin ölçülerine gelince, ğunda, şliğinde, m.yüksekliğindedir. Becerikli ustaların yarattığı bu harika lahit, Hatay Arkeoloji Müzesi’nde, kendisine ayrılmış özel bir bölümde meraklılarını beklemektedir. Yüzlerce yıl toprak altında kalsa da bütününe yakın yapısını korumuş olması da sizleri için büyük bir sanş :) Fahreddin OSMANCA
Back to Top